Röportaj

Badem

alt

alt

Haziran sayımızda gerçekleştirdiğimiz rock’çılar prodüksiyonumuzu beğendin mi? Beğendiysen, harika! Çünkü rock gruplarımız o kadar hoş sohbetti ki röportajlarını dergimize sığdıramadık ve kalan sohbetleri de sitemizde yayınlamaya karar verdik.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

İşte, badem gözlüler…
Mustafa Kemal Öztürk (Vokal, piyano, gitar)
Barış Bahçeci (Vokal, geri vokal, gitar) 
Mert Özdemir (Gitar, banço, geri vokal)
Doğaç Başaran (Bas)
Emre Yıldız (Davul)

Pek çok yeni rock grubu var…
Mert: Şu anda rock müzik konusunda bir grup popülasyonu var, ama bu bence ileride müzik alanında daha bilgili, daha görgülü ve yetenekli bir gelecek nesil için çok güzel bir ortam yaratıyor. Bundan 10 sene sonra daha iyi gören, daha iyi duyan insanlar olacak. Çeşitlilik her zaman iyidir, sizi daha iyi şeyler yapmaya yöneltir. Bu rekabette de en iyi olanlar zaten hayatta kalacaktır. Bu güzel bir şey.

Rock gruplarıyla röportajlar yaptık. Şöyle bir gözlemimiz oldu: Gerçekten konuştuğumuz insanların hepsi çok kültürlüler… 
Mustafa: Öyle olmaması imkansız zaten. Bence grupların bir arada kalabilmesinin en büyük sebebi küçük yaşta aldığımız az da olsa sosyalleştiren faaliyetler. Hepimiz bir şeylerle uğraşmışız. O sosyallik eğitim sistemindeki en büyük eksiklik. Grupların sağlam kalabilmesinin sebebi de üniversite okumuş ve bir sosyal grup içerisinde kalmayı başarabilmiş olmaları. İnsanlarla olan ilişkilerinizin iyi olması gerekiyor ve bunu da küçük yaşlarda öğreniyorsunuz. Susam Sokağı’nın çok daha erken gelmesi gerekiyordu. Biz onu kaçırmış kuşağız:) Bu sosyalliği yaşayabilen gençler, bunu başarıyor fakat sadece konservatuar okuyan bir genç bireysel olarak var olabiliyor, bir grubun içine giremiyor. Çok iyi müzisyenlerimiz var, ama grup olarak bir şey yapamıyorlar.

Son albümünüz “Sonsuz” nasıl gidiyor?
Mustafa: Sonsuza doğru gidiyor! Hangi radyo bilmiyorum ama bir müzik listesinde Gökhan Özen üçüncüydü, biz de dördüncüydük:) Onunla yarışıyoruz. Diğerleri hep pop şarkılarıydı.

Özlem Tekin düetinizin albüme sizce nasıl bir etkisi oldu?
Emre: Albüme değil de şarkıya etkisi çok oldu. Süper oldu. Zaten o şarkı düet bestelenmiş bir şarkıydı. Özlem Tekin’e gelene kadar başka arkadaşlara da söyletmiştik, ama kafamızdaki isim her zaman Özlem Tekin’di. İlk albümde sürecinde de söylüyorduk, grup olarak onun vokalini çok beğeniyoruz. Kendisine dinlettik parçayı ve o da dinler dinlemez kabul etti. “Ben bu şarkıyı söyleyeceğim ve parça patlayacak” diyerek aylar önce bize destek olmuştu. Hakikaten söylediği anda o parçayı bambaşka bir yere götürdü. 
Mert: Zaten albümde iki üç tane çıkış parçası adayımız vardı, ama Özlem bu parçayı söyleyince, direkt çıkış parçamız o oldu. “Kalpsiz”e kattığı enerji olağanüstü.

Bu sene Rock’n Coke gibi festivaller iptal oldu. Ne düşünüyorsunuz, bu konuda?
Mustafa:
 Şu an İstanbul müzik konusunda bir doygunluğa ulaşmak üzere. Gelmeyen isim kalmadı. Yurt dışından ve yurt içinden herkesi izleme şansımız var. Festival, konser biraz cazibesini yitirmeye başladı galiba. İstanbul dünyanın en büyük ilk beş kentinden biridir. Belki müzik piyasasında ki kısırlaşmanın da etkisi olmuştur. Düşününce, bu sene de o kadar büyük yıldızlar geliyor ki insanlar “Bu sene izleyemezsem, seneye izlerim” demeye başladı. Biraz İstanbul seyircisinden de kaynaklanıyor. Bunu Anadolu’da verdiğimiz konserlerde net bir şekilde hissedebiliyoruz. Orada müthiş büyük ilgi var, ama özellikle İstanbul ve birkaç büyük şehirde ilgi daha az. Haliyle bu durum festivallere yansıdı bence.    

Sizin heyecanla beklediğiniz gruplar hangileri?
Emre: Travis, Coldplay.
Mert: Dire Straights çocukluğumdan beri hayran olduğum bir grup, onları görmeden olmazdı. Lenny Kravitz de tabiî ki.

Sonsuza kadar yaşama şansınız olsaydı, en çok mutlu olacağınız ve üzüleceğiniz şey ne olurdu?
Mustafa: Çok güzel olmazdı çünkü sürekli sevdiklerinizden ayrılırsınız. Bir sonsuz arkadaş daha gerekirdi, yoksa Drakula’ya dönersin. 
Mert: Albüm aşamasında, gerek aşk anlamında, gerekse ölüm anlamında ayrıldığımız insanlar oldu. Onun için albümün adını sonsuza kadar onlarsız kalacaklarımız için “Sonsuz” koyduk. 
Mustafa: Ben geriye doğru sonsuza kadar yaşamak isterdim. O çok daha ilginç olurdu. Eski dönemleri görmek daha iyi. Hem de çok bilge bir adam olurdum:)

Badem gözlü, mavi gözlü, ceylan gözlü… Hangisini seçerdiniz? 
Mustafa: Kara gözler bizim için çok önemli. Biliyorsunuz, böyle bir şarkımız var ilk albümde. Aslında bademin seçimi badem gözler olurdu fakat ben Kylie Minogue’un gözlerini de çok beğeniyorum.

 

Yorum Yapın