MyBlog

Her şey “nefes” almakla başlar…

alt

 

alt

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dünya daha bir hızlı dönüyor sanki… Kollarım uyuşmuş, kuş gibi hafiflemişim. Üzerimde ince bir battaniye,  başımın altında yumuşacık bir yastık, yerde keyifle yatıyorum. Sanki çok derin bir uykudan uyanmışım gibi gözlerimi açmak için çabalıyorum. Tam da “bana ne oluyor” derken, o tanıdık ses: “Sakın korkmayın, birazdan her şey yoluna girecek” deyiveriyor. Gücüm yettiği kadar kolumu kaldırıyorum ve saate bakıyorum. 12’yi 40 geçiyor. Anlıyorum ki, “gerçekten” nefes alıp vermeye başlayalı tamı tamına 40 dakika olmuş.

 

Ben hala ne olup bittiğini anlamaya çalışırken, nefes egzersizlerini yapmaya alışkın biri geliyor yanıma. Benim tam aksime, ayaklanmış, etrafta dolanmaya başlamış bile. Onu görünce gözlerim birazcık daha açılıyor. Gücümü toplayarak yattığım yerden doğrulup oturmaya çalışıyorum. İlk denememde başarısız oluyorum, fakat ikincisinde zafer benim oluyor. “Herkes ilk seferinde bunu yaşar” diyor bana dönerek. “Hatta kimisi ağlayabilir de…”

Hemen nefes koçumuz Nevşah Fidan söze girerek nedenini açıklıyor: “Nefes alıp verdikçe, içimize attığımız sıkıntılarımız, düşüncelerimiz biraz olsun rahatlıyor. Nefesimiz “unuttuğumuz” bölgelere değdikçe,  vücudumuzda tepkiler başlıyor. Örneğin sinirimizi sürekli bastırıyorsak, çene bölgemizde bir uyuşma; kollarımızı çok yoruyorsak kollarımızda uyuşmalar meydana gelebiliyor. Bu durum zamanla düzenli nefes alıp vermeyi alışkanlık haline getirdiğimizde düzene giriyor.” diyor. Şaşkınlıkla dinliyorum onu. Bir yandan da zaman geçtikçe iyiden iyiye rahatladığımı hissediyorum. Meğer günlük hayatta ne kadar az ve sağlıksız nefes alıp veriyormuşum! Bu nefes seanslarını 10 kez tekrarladığımda, nefesimi tamamen açabiliyormuşum. Nefesim doğal ve aktif bir şekilde aktığı için de kendimi sağlıklı, canlı, pozitif ve enerji dolu hissediyormuşum.

 

 “Mucize Kursu” adı verilen bu program,   3 gün sürüyormuş. Kursun sonunda, içinde bulunduğumuz mucize bilinci daha önce “imkansız” olarak gördüğümüz her şeyi yapabilmemi sağlıyormuş. Çünkü bu kurs, kendi mucizemi yaratabilmem için bana gereken donanımı veriyormuş. Stres, astım, uykusuzluk, cilt sorunları, yorgunluk gibi dertlerle boğuşan kişilere de önerilen nefes egzersizleri; beynimizi, vücudumuzu ve kaslarımızı da güçlendiriyor. Üstelik bu 3 gün, bize hayatımız boyunca unutmayacağımız bir “nefes alıp verme alışkanlığı” da kazandırıyor.

 

Eğer sen de nedenini bilmediğin bir sıkıntı içerisindeysen, sınav stresi altında ezilmeye başladıysan, duygusal ve ruhsal olarak arınmak istiyorsan bu seanslara mutlaka katıl. (www.nevsahfidan.com) Bu ufak deneyimimin ardından ben adımı listeye yazdırdım bile! İleriki günlerde de hayatımda yapacağı değişiklikleri merakla bekliyorum. Her şeye pozitif yaklaşma düşüncesi bile şimdiden beni heyecanlandırmaya yetti:) Bu heyecanı beraber yaşamamız dileğiyle. Nefesin bol olsun:)

 

Yorum Yapın