MyBlog

Film gibi yaşa, alkışları topla!

365 gün içinde yapamadıklarımızı bir sonraki yıla yıkmaktan hiç vazgeçmeyiz! Hedeflerimizi yeniler, hayallerimizi yeniden kurarız her yılbaşı öncesi… Noel babalı figürler, yaldızlı süsler, çam ağaçları vitrinleri ve evleri süslemeye başladığında, içimizde çocukça bir umut patlaması olur. Verilecek kilolar, alınacak yüksek notlar, platonik aşkı gerçeğe dönüştürme hayalleri, tatil düşleri zihnimizi fazlaca meşgul etmeye başlar. Ama yeniyi bu kadar heyecanla karşılarken, eski de unutmamak gerek diye düşünüyorum. Bu yüzden hepinize önerim, yeni yıl telaşına kapılmadan önce 2010’un getirdiklerini ve ıskaladıklarını iyi düşünmeniz… Yeni yıl içinse küçük bir oyunum var: 1 Ocak 2011’de yeni bir film vizyona giriyor benim için… Başrolünde de ben varım:) Senaryom tamamen sürpriz! Her gün yeni bir sayfasını okuyacağım. Bazen bir aşk filminin romantik sahnelerinde yer alacak, bazen savaş filmlerindeki kadar gerilecek, bazen kendimi heyecanlı bir yarışın ortasında bulacağım… Bazı bölümlerini çoook seveceğim belki, belki bazı sahnelerin içinde bile olmak istemeyeceğim… Ama kaçışım yok! Çünkü bu benim filmim. Yıldız da benim! Sen de bu küçük oyunu oynamak ve hayatını film gibi yaşamak istersen, unutma, filminin başarısı tamamen senin performansına bağlı! “Rezil oldum” dediğin anları filminin en komik sahnelerine dönüştürmek de kötü sürprizlerle karşılaştığında mutsuzluğumuzu kameraya yansıtıp biraz anlayış beklemek de senin elinde… Hadi bakalım, filmin başlıyor, rolüne iyi çalış ve alkışları topla! Mutlu yıllar!
 

Yorum Yapın