Vampirlerle aşk yaşayanlara!

Tüm dünyayı saran “vampir akımı” çılgınlığı Gündüz Ölüsü’yle birlikte hat safhaya çıkıyor. Bu bir Güneyli Vampir serisidir. Kendi halinde, ufak dünyasında yaşayan Sookie Stackhouse’un yaşamını kökten bir değişim bekliyor…  Belki de sevgilinizin bir vampir olması o kadar da akıllıca bir fikir değildir… Sookie Stackhouse, Louisina’nın ufak bir kasabasında, kendi halinde bir bar garsonudur. Sessiz, sakin, etliye sütlüye karışmaz ve öyle çok sık dışarı çıkmaz. Güzel olmadığından değil. Güzel bir kızdır. Sadece, Sookie bir çeşit ‘beceriksizliğe’ sahiptir. İnsanların zihnini okuyabilir. Bu sayede pek de erkeklerin randevu tercihi olamıyor. Derken bir gün Bill ile tanışıyor, uzun boylu, yakışıklı, esmer -üstelik Sookie adamın aklından geçen tek kelimeyi bile duymuyor. Bill, hayatı boyunca beklediği erkek…

Fakat Bill’in de kendi ‘beceriksizliği’ var: O bir vampir, hem de kötü şöhretlisinden. Ciddi anlamda tüyleri diken diken eden bir grupla takılıyor ve hepsi de -ne sürprizdir ki- olası katil. Üstüne Sookie’nin iş arkadaşlarından biri öldürülünce Sookie, sıra kendisinde zannediyor… Bu kitabın dizisi de çekildi şekerim. İsmi de “True Blood”, bilgin olsun!