“Dik” dur!

 

Kendine güvenen, ayakları yere sağlam basan bir kız imajı çizmek, aynı zamanda sağlıklı ve zinde görünmek için belki de tek yapmamız gereken, dik durmak! Hani annelerimiz boşuna demiyorlar, “Kızım dik dursana, kambur yürümesene” diye. Biz her ne kadar bu sözlerden sıkılsak da, onlar da bir yerde haklılar! Üstelik ailemizin bu konuya bu kadar takılmalarının tek sebebi, hakkımızdaki imaj kaygıları da değil! Duruş bozuklukları görünüşümüzü olduğu kadar, sağlığımızı da etkiliyor çünkü. Nasıl mı? Biz de bunu merak ettik ve sorularımızı İstanbul Cerrahi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Deniz Algün’e sorduk.

Duruş bozukluklarının iki ana sebebi var. Birincisi, yapısal duruş bozuklukları. En çok buluğ çağı döneminde ortaya çıkan bu rahatsızlıklar, skoryoz adı verilen omurganın S biçiminde olması ve kifoz denilen omurganın öne doğru kıvrımı; yani kamburluk. Bu bozukluklar genellikle doğuştandır ve çevredekiler ‘Dik dur, düzelt şu duruşunu’ deseler de, düzeltilemez. Çünkü bu, omurga ve omuzların hem kemiksel hem de adalesel yapılarıyla ve hastalıklarıyla ilgili bir durum. İkinci ise, daha sık görülen, yanlış oturmaktan kaynaklanan duruş bozukluklarıdır.

Bilgisayar başında saatlerce eğik durumda oturmak, spor yapmamaktan kaynaklanan adale zayıflıkları, kızlarda göğüslerin gelişmesi ile başlayan göğüsleri saklama içgüdüsü, uzun boylu çocuklarda arkadaşlarından farklı olmamak için farkında olmadan eğilmek duruş bozukluğuna sebep olabiliyor.

Sağlıklı bir oturuş pozisyonu, belin desteklendiği, mümkün olduğunca sırtın sandalyeye dayandığı oturuştur. Kalça da, sandalyenin arka koltuk tarafına yaslanmış olmalıdır. Bu şekilde insan mümkün olduğunca dik oturur.